Kanserojen Metaller (Mayıs 2021)

İnsanlarda Kanser oluşturan Metaller;

Arsenik: (Cu Rafinerisi, Kimsayal tesisler, As Pestisitleri, İçme Suyu (oral), Sigara Dumanı  ile insanları etkiler) ve   Pulmoner Karsinoma, Lenfoma, Lösemi, Dermal Karsinoma, Hepatik anjiyosakroma oluşturur.

Kadmiyum; (Kadmiyum rafinerisinde olur); Pulmoner karsinoma  sebep olur

Krom ; (Cr rafinerisinde, krom üretim tesislerinde, kromat pigmenlerinde bulunur);  Pulmoner karsinoma ve Gastrointestinal Karsinoma sebep olur.

Nikel; (nikel rafinerisinde olur);  Pulmoner Karsinoma, Nazolarenks karsinoması, Gastrik ve renal karsinoma  neden olabilir)

ARSENİK:  Anorganik Formları

  • Arsenik trioksit (Rodentisit)
  • Sodyum arsenit (İnsektisit)
  • Bakır aseto arsenit (İnsektisit)
  • Arsenik triklorür (İnsektisit)
  • Arsenik pentaoksit
  • Arsenik asit
  • Kurşun arsenat (insektisit)
  • Potasyom asit arsenat (Deri ve kağıt endüstrisinde)

Onganik Formları;

  • Monometilarsonat
  • Dimetilarsinat (Herbisit)
  • Arsenobetain
  • Difenilklor arsin (Kimyasal savaş gazı)
  • Betaklorvinilklor arsin (Lewisit)(Kimyasal savaş gazı)

Çeşitli arsenik bileşikleri seramik, cam, pestisit, boya, cila, emaye, vernik ve lastik endüstrisinde kullanılır.

Dünyada yılda 60 bin ton arseniğin işlendiği, ABD de bu metale yaklaşık 900 000 işçinin mesleki olarak maruz kaldığı tahmin edilmektedir (Ülkemizdeki istatistiki verilerde olmadığı için)

Arseniğin toksik etkisi, kimyasal şekline olduğu kadar maruziyet şekli ve süresine de bağlıdır.

İnsektisit olarak arsenik triklorüre maruziyet temas yerinde yanma ile ve  olası bir bronkopnömoni gelişimi ile karakterizedir.

Akut Maruziyette, ateş, kusma, ekstremitelerde kramplar, anoreksi, melanozis oluşabilir. Kardiak aritmiler, konvülziyonlar ve paralizi gibi semptomlar ve ölüm oluşabilir.

Zehirlenen kişi hayatta kalırsa maruziyetten 1 veya 2 hafta sonra periperal nöropati ve kan tablosu değişimi (kemik  iliğini baskılanmasıyla anemi, lökopeni, granülositopeni) gibi diğer semptomlar da gelişir. Bu etkiler reversibldir.

Arsenik trioksit için letal doz  100- 200 mg dır.

Kronik Maruziyette; Arsenik bileşiklerinin tespiti zordur. Öncelikle hedef organları sinir sistemi ve deridir. Yıllar içinde motor ve duyu nöronlarında demiyelinizasyon gelişebilir. Derideki etkiler avuç içleri ve ayak tabanında dermatit, hiperpigmentasyon ve keratoz gelişimi ile karakterizedir.

Karaciğer hasarı, arseniğin kronik maruziyetinin bir diğer belirtisi olabilir. Sarılıkla başlar ve siroz şeklinde  gelişir.

Periferal vasküler hastalıklar da gelişebilir .

Kronik arsenik maruziyeti ile çeşitli deri kanserleri (Bazal hücre karsinoması, skuamoz hücre karsinoması ) oluşabilir.

Ayrıca mesleksel olarak inhalasyonla arseniğe maruziyet akciğer kanserine neden olabilir. Grup 1 karsinojen olarak tanımlanmıştır.

KURŞUN:

  • Gerek doğal olarak ve gerekse de endüstride sık kullanımına bağlı olarak çevrede sık rastlanılan bir metaldir.
  • İnorganik tuzları: Kurşun arsenat. Kurşun arsenit, kurşun kromat, kurşun fluoroborat, kurşun nitrat, kurşun tiyosiyanat
  • Organik tuzları; Tetrametil kurşun ve Tetraetil kurşun

Başlıca Maruziyet Kaynakları;  Benzin dumanındaki kurşun (Tetrametil kurşun benzine katılmaktadır, Süper benzine 400 mg/L, normal benzine  150 mg/L) olarak katılmaktadır.)

Endüstriyel Maruziyet (Akümülatör, seramik, porselen, kauçuk endüstrilerinde kullanılmaktadır)

Kurşunlu boyalar (Kurşun bazlı duvar boyaları, oto boyaları)

İçme suları (Kurşunlu borular, kurşun içeren endüstriyel emisyonlarla suların kirlenmesi)

Kurşun içeren besinler (Kurşun içeren toprakta yetişen bitkiler, seramik kaplar , teneke kutular)

Kurşunun başlıca absorpsiyon yolu gastrointestinal ve solunum sistemidir.  Gastrointestinal absorbsiyon; Çocuklarda %40, yetişkinlerde %10 dur.

Organizmaya absorbe olduktan sonra dozun %99 u hemoglobine bağlanır. Önce yumuşak dokularda dağılır.

Atılım hızı çok yavaştır.  Maruziyetin devamı halinde kemiklerde depolanmaya başlar. İleri yaşlarda (50- 60) vücut kurşununun %90 ı kemiklerde toplanır.

Akut Kurşun Zehirlenmesi nadir görülür. Ya kurşun bileşiklerinin oral yolla alınması ya da kurşun buharlarının inhalasyonu ile meydana gelir. Ağızda metalik tat, mide bulantısı, karın ağrısı ve  kusma meydana gelir. SSK’deki akut etkileri Parestezi, ağrı ve kaslarda güçsüzlük olarak ortaya çıkar. Böbrek harabiyeti ve oligoüri meydana gelir.

Kronik Kurşun Zehirlenmesi (Plumbizm) belirtileri; Gastrointestinal, nöromüsküler, nörolojik, hematolojik ve renal etkiler olarak ortaya çıkar.

Gastrointestinan etkiler; Anoreksi, kurşun koliği dir.

Nörolojik Etkiler; Çocuklarda IQ skorlarında azalma, Kurşun ensefalopatisi (Beyinde ödem, beyin damarlarında hasar, nöronlarda miyelin kaybı)

Periferal nöropati (Nöronlarda demiyelinizasyon ve aksonal dejenerasyon)

Hematolojik Etkiler: Kurşun anemisi  (Hem sentezinin inhibisyonu, hem de eritrositlerin yarı ömrünün azalmasıyla oluşur)

Renal etkiler:Proksimal Tubullerde hasar, interstisiyel nefropati, saturnin gut (Ürik asit kristallerinin eklemlerde birikmesi)

Yüksek Kan basıncı; Kalsiyum metabolizmasının etkilenmesiyle damar düz kaslarının kontraksiyonu sonucu ve renal toksisite sonucu hipertansiyon gelişir.

Gingiva da mavi- siyah çizgiler belirginleşir

Kurşun, 2B grubu karsinojen olarak belirtilmiştir. Deney hayvanlarında renal karsinom kesin olmakla insanlar için yeterli delil yoktur.

Kurşun Maruziyetinin biyolojik izlenmesi;

  • Kanda kurşun düzeyi
  • İdrar kurşun düzeyi
  • Dokularda kurşun düzeyi (diş, saç gibi)
  • Kanda ALA-D aktivitesi
  • İdrarda ALA-D aktivitesi, koproporfirin miktarı
  • Eritrositte protoporfirin miktarı
  • Hematolojik araştırmalar

CİVA:

Civa normal sıcaklıkta sıvı olan tek metaldır. Oda ısısında kolayca buharlaşabilir.

Civa yer kabuğunda bulunan temel elementlerden biridir. Doğal dağılımla sürekli serbest hale geçtiği için insan dahil tüm canlılarda iz halinde bulunur.

Metalik civa, anorganik ve organik civa bileşikleri en az 80 endüstri yerinde 300’den fazla değişik şekilde kullanılmaktadır.

  • Kloralkali ve kağıt endüstrisi
  • Elektrik cihazları
  • Boyalar
  • Fungusit
  • Amalgam yapımı
  • Tıpta antiseptik, diüretik ve antisifilitik vb.

Civanın toksik etkisi kimyasal bileşimine göre değişir.

Genel olarak civa başlıca sinir sistemini ve böbrekleri etkiler.

Metalik civa buharlarına akut maruziyet fatal olabilen korrozif bronşit ve pnömoniye neden olabilir. İyileşmeden sonra uzun süreli etkiler gelişebilir.

Santral sinir sistemi etkilenerek tremor, aşırı sinirlilik ve duyarlık hali, unutkanlık gibi davranış bozuklukları gözlenen klinik belirtilerdir.

Kronik maruziyet sıklıkla merkürializm olarak tanımlanır. Tremor, tiroid büyümesi, taşikardi, düzensiz nabız, gingivitis gelişir.

Motor hareketlerin koordinasyon bozukluğu, davranış bozukluğu, sinirlilik hali, hafıza kaybı, depresyon ve delirium merkezi sinir sisteminin etkilenmesi ile gelişen nöropsikiatrik etkilerdir.

Civa Tuzları: 1 gr gibi küçük dozlarda dahi fatal olabilen toksik ve korrozif maddelerdir. Bu tuzların ağız yoluyla alımı, abdominal kramplara, kanlı diare, gastrointestinal kanalda ülserasyon ve nekroza neden olur. Şok, dolaşım kollapsı ve ölümle sonuçlanabilir.

Eğer iyileşme olmuşsa proksimal tubullerde hasar nedeniyle renal hasar oluşabilir. Civa tuzlarına kronik maruziyet otoimmün hastalıklara da (Glomerüler Nefrit) neden olabilir.

Organik Civa (Metil Civa): Civanın en toksik formudur.  Özellikle beynin serebral korteksini ve serebellumunu etkiler.  Ağız,dudak ve ektremitelerde uyuşukluk, ataksiler, yorgunluk hali, konsantrasyon bozukluğu, işitme ve görme kayıpları, tremorlar gelişir.

KADMİYUM:

Kadmiyum için modern toksik metal denilir.Doğada başta çinko olmak üzere çeşitli mineral

Filizlerinde bulunan ve endüstride yoğun kullanımı olan bir metaldir.

Endüstride; elektrolizle kaplama ve galvanizleme proseslerinde (antikorrozif),boya pigmenti ve plastiklerde, nikel-kadmiyum pillerinde, seramik ve cam yapımında  vb. kullanılır.

Maruziyet başlıca oral ve inhalasyon yolu ile olur.

Gıdalarla (et, balık, meyve, tahıl, deniz kabukluları vb.) alınabilir.

İnhalasyonla alınan kadmiyumun %30 u absorbe olabilir.

Sigara önemli bir Kadmiyum kaynağıdır. Bir adet sigara 1- 2 mikrogram Cd içerir.

Ağız yoluyla akut zehirlenme nadirdir.

İnhalasyonla akut maruziyet pnömoni ve pulmoner ödeme neden olur. 5 mg/m3 havanın 8 saat solunması ölüme neden olur.

İnhalasyonla kronik maruziyet kronik bronşit, fibrozis ve amfizem gelişimine neden olur.

Gerek akut, gerekse kronik maruziyetlerde kadmiyum böbrek tübüllerinde birikir.

Karsinojenik Etkisi: Epidemiyolojik çalışmalar kadmiyum oksit toz ve buharlarına maruz kalan çalışanlarında solunum yolu kanserlerini arttırdığını göstermektedir. İnsanda Karsinojen etkililer grubu olan Grup 1 de sınıflanmıştır.

KROM:

Endüstride; Kromla kaplama (korozyona karşı), Boya endüstrisinde, Deri ve tekstil endüstrisinde vb. kulanılır. Krom doğada Cr2 – Cr6  oksidasyon basamaklarında bulunur.

Ancak Cr3 ve Cr6 formları biyolojik olarak önemlidirler. En toksik olanı Hekzavalan (Cr8) (Kromat) formudur.  Hekzavalan formu akciğerler gibi çeşitli doku tiplerinin hücre membranlarından kolayca geçebilir ve hücre içinde Cr3’e indirgenir.

Maruziyet başlıca deri ile temas sonucu ve krom içeren toz ve buharların inhalasyonu ile olmaktadır.

Endüstride kroma dermal maruziyet kontakt dermatite neden olur.

Hekzavalan krom deri ve burun mukoz membranlarına şiddetli korroziftir (Krom ülserleri ve burun delinmesi) Krom tozları farenjit ve bronşite de neden olur.

Hekzavalan kromun akciğer kanserleri ile ilişkisi olduğu gösterilmiştir. İnsan karsinojenleri olarak Grup 1 de tanımlanmıştır.

NİKEL:

Sertliği ve korozyona dayanıklılığı nedeniyle bir çok metal alaşımının yapısına girer. Çelik üretimi, elektrolizle kaplama, alkali pil, boya ve elektronik üretimi gibi daha pek çok alanda kullanılır.

Nikelin ağız yoluyla alınması, kontamine olmuş besinler aracılığı ile olur.

Bir adet sigara 1- 3 mikrogram Nikel içerir.

Nikelin başlıca maruziyet, toz ve buharlarının solunması ile olur.Nikele maruziyetin oluşturabileceği başlıca sağlık riski solunum sistemi kanserleridir.  Burun ve akciğer kanserleri en sık rastlanılanlardır. 30 ppm nikal karbonile 30 dakika maruziyet fatal olabilmektedir. Başlıca semptomları, baş ağrısı, yorgunluk, halsizlik, bulantı ve kusmadır. 12- 36 saat içerisinde, soluma zorluğu, göğüs ağrısı oluşur. Solunumun bozulmasını pnömoni izler.

Nikele maruziyetin bir diğer önemli etkisi de alerjidir. Astım, ürtiker, eritem, kontakt dermatit oluşturabilir.

AĞIR METALLERİN KABUL EDİLEBİLİR EŞİK DEĞERLERİ  ( TLV) (mg/m3) (Türkiyede)

Kurşun     0,15  mg/m3

Civa       0,075  mg/m3

Arsenik  0,5  mg/m3

Kadmiyum 0,1  mg/m3

Krom ve Nikel için bu değer Türkiye de belirtilmemiştir.

Paylaş:

Bir Cevap Yazın